27 Eylül 2016 Salı

Kriz Dönemlerinde İşletmelerde Suistimal Olaylarında Gözlenen Gelişmeler

INSEAD Business School işbirliğinde gerçekleştirilen 2009 PwC Küresel Ekonomik Suçlar Araştırması?nda 54 ülkeden 3 bini aşkın katılımcı yer aldı. 
Ekonomik suçlara ilişkin en kapsamlı çalışma olan araştırma, artan mevzuat tedbirleri ve suistimali önleme kontrollerine rağmen ekonomik suçların tüm ülke ve sektörlerde yaygın biçimde sürdüğünü gösteriyor.
Şirketlerin yüzde 43?ü suistimal vakalarının son bir yılda arttığını söyledi.
Katılımcıların yüzde 30?u son bir yılda ekonomik suçla karşılaştıklarını ve bu şirketlerin yüzde 42?si de ekonomik suç neticesinde yaşanan zararların geçen yılın aynı dönemine göre arttığını söyledi.
Ekonomik suça maruz kaldıklarını bildiren katılımcıların yüzde 67?si şirket varlıklarına yönelik hırsızlığı en yaygın ekonomik suç türü olarak gösterirken, bunu katılımcıların yüzde 38?ine göre mali tablo suistimali ve yüzde 27?sine göre ise yolsuzluk ve rüşvet izliyor. Raporlanan diğer suçlar ise şunları kapsıyor: fikri mülkiyet hakkı ihlalleri, kara para aklama, vergi suistimali, şirket içinden bilgi sızdırma ve casusluk.
Mali tablo suistimalleri en çok artışın yaşandığı ekonomik suç olurken 2003'ten bu yana üç kat arttı.
Ancak ekonomik suçların yarattığı toplam kayıp mali zararla sınırlı kalmıyor. Mali kayıpların yanı sıra katılımcıların yüzde 32'si çalışanların morali, yüzde 23?ü iş ilişkileri, yüzde 19?u itibar ve marka, yüzde 16?sı düzenleyici kurumlarla ilişkilerin şirket içinde yaşanan ekonomik suçlardan olumsuz etkilendiğini dile getirdi.
Küresel kriz ekonomik suçları artırıyor. Katılımcıların yüzde 40'ı durgunluk dönemlerinde şirketlerinin daha büyük ekonomik suç riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Katılımcıların yüzde 47?sine göre suiistimalin artışındaki temel sebep ekonomik kriz ve performans baskısı. Ekonomik gerileme süresince iş hedeflerine ulaşmadaki zorluklar suistimali artıran diğer bir unsur. Diğer yanda katılımcıların yüzde 37?sine göre işini kaybetme korkusu da ekonomik suçun bir başka nedeni. Performansa bağlı pirim ve şirketlerin belirlenen kar hedeflerine ulaşma baskısı da katılımcıların yüzde 27 ve 25?i tarafından ekonomik suçun artışındaki değir etkenler olarak sıralandı.
Ekonomik suçlar en fazla büyük şirketlerde görülüyor. 1000?den fazla çalışanı olan kuruluşların yüzde 46?sı bu tür vakaların olduğunu dile getirdi. Suistimalleri bildiren şirketlerin neredeyse üçte biri son bir yıl içinde ondan fazla suistimal vakasıyla karşılaştığını belirtti.
Geçtiğimiz 12 ay içerisinde suiistimalden en çok etkilenen sektörler yüzde 46 ile turizm ve yüzde 42 ile eğlence, yüzde 44 ile finansal hizmetler ve yüzde 45 ile sigorta sektörleri oldu. Bununla birlikte araştırma her sektörün ekonomik suça açık olduğunu ve farklı sektörlerin farklı tehditler altında olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, örneğin, mühendislik ve inşaat sektöründe katılımcıların yüzde 47?si rüşvet ve yolsuzluk olayları yaşandığını belirtti.
En yüksek oranda ekonomik suç rapor edilen bölgeler ise yüzde 71 ile Rusya, yüzde 62 ile Güney Afrika, yüzde 57 ile Kenya, yüzde 56 ile Kanada ve yüzde 51 ile Meksika oldu.
Ekonomik suç faillerinin yüzde 53?ünü suçun işlendiği kuruluşta çalışanlar; yüzde 44?ü ise kurum dışındaki kişiler. Şirket içi suistimal havacılık-uzay, kimya, üretim ve ilaç sektörlerinde en yüksek çıkarken şirket dışı suiistimal ise en fazla sigorta, teknoloji, iletişim ve finansal hizmetler sektöründe gerçekleşti. Dışarıdan birisinin suistimalinden bahseden katılımcıların yüzde 45?i müşterilerin suistimalinden, yüzde 20?si ise temsilci ya da aracıların suistimalinden muzdarip oldu.
Ekonomik suçun belirlenmesinde, şirket içi ve şirket dışı ihbarlar yüzde 27 ile ilk sırayı alıyor. Bunu yüzde 17 ile iç denetim ve yüzde 14 ile risk yönetim sistemleri takip ediyor. Araştırmaya göre ortaya çıkan ekonomik suçların yüzde 13?ü kazara öğrenilirken, yalnızca yüzde 7?si resmi ihbar kanalları ile belirlendi. Şirket içi suistimal fark edildiğinde, suistimale karışanların yüzde 85?i işten çıkarıldı. Şirket içi suistimale karışanların yüzde 48?i, şirket dışı suistimale karışanların ise yüzde 59?u hakkında kamu ya da ceza davası açıldı.
Ekonomik suç vakası sayısında yaşanan ciddi artışa rağmen şirketler bu olayları raporlamak yerine gizli tutmayı tercih ediyor. Suç neticesinde şirketlerin büyük çoğunluğu suçun faili ile iş ilişkisi kesme yoluna giderken yargı yolu tercih edilmiyor.
Kaynak: PWC

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder